Nereden başlayacağımı bilemiyorum. Üniversiteye girdiğim yıl verdiğim ucuz
özel derslerden mi bahsetsem, yoksa bölme işlemi yapmayı bilmeden 6. sınıfa
gelmiş bir öğrenciye anlatmaya çalıştığım "Hız" kavramından mı? Belki
eğitim psikolojisi hakkında fazla bir bilgim yok. Hatta öğretmenlik yapabilecek
resmi ve akademik yeterliliklere de sahip değilim. Ama bildiğim bir şey var ki,
ortada bir sorun varsa, incelenmeyi, çözümlenmeyi ve çözülmeyi hak eder.
Fizik dersi, Türkiye'de, lise seviyesinde anlatılması ve anlaşılması en zor
derstir. Bunun elbette çeşitli sebepleri var. İlerleyen paylaşımlarımda bu
sebepleri ve çözümleri ayrıntılı bir biçimde sunacağım. Fakat en temel sorun,
diğer tüm dersler gibi Fizik dersinin de, öğretmen olmayı hiç düşünmemiş, şans
eseri ya da zorunluklar sonucu öğretmen olmuş, eğitim ve öğretim tekniklerini
uygulayamayan, sabırsız kişiler tarafından anlatılmaya çalışılmasıdır.
Gelişmekte olan bir toplum için, belki de en önemli meslek olan öğretmenliğin,
bu kadar yavan hale getirilmesi ve bayağılaştırılması, yalnızca Fizik dersi
için değil, diğer tüm branşların öğretimi konusunda da verimliliği düşürmekte,
başarılı öğrencileri ezbere, başarısızları ise anlamamaya bağlı olarak reddetmeye
itmektedir.
Bu blogda ağırlıklı olarak MEB müfredatına uygun olarak Lise seviyesinde
Fizik dersinin öğrenimi ve öğretimi konularındaki fikirlerimi açıklayacağım.
Kullandığım teknikleri ve şemaları görseller aracılığıyla sizlerle paylaşıp,
hem öğrencileri, hem de öğretmenleri geliştirecek bazı ürünler ortaya
koyacağım. Takip eden tüm öğrencilere ve öğretmenlere teşekkür ederim.
Yorumlarınız ve önerileriniz için : fizikdersim@gmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder